Marka ve işletmelerin potansiyel müşterilerine ulaşmak için dijital dünyada birçok potansiyel fırsat bulunuyor, ancak bunları değerlendirebilmek için marka ya da işletmenin dijital bir olgunluk sürecine ulaşmış olması önemli bir noktada yer alıyor.

Bu noktada dijital olgunluk sürecinde hangi aşamada olduğunuzu öğrenebilmeniz için Google ve Boston College Group tarafından geliştirilen Digital Maturity Benchmark aracını kullanmanızı ve sonuçlar doğrultusunda dijital varlığınızı güçlendirmenizi öneriyoruz.
Digital Maturity Benchmark ile birlikte; analitik ve ölçümleme, reklam öğeleri, kitle, erişim ve otomasyon başlıkları altında markanızın olgunluk seviyesini ölçebilirsiniz.

Forcuna Dijital olarak genel değerlendirmede Entegre seviyesinde bulunurken, Analitik ve Ölçümleme alanında 4 üzerinden 1,3 puana sahip sektör ortalamasında 3,4 puanla birlikte bütünleşik sınıfta yer almanın mutluluğunu yaşıyoruz!

Dijital pazarlama sürecinde zamanlama ile ilgili dikkat edilmesi gereken en önemli noktalardan bir tanesi neyin ne zaman önemli olduğunu bilmek ve pazarlama stratejilerini buna uygun olarak planlayıp geliştirmektedir.

Tek bir reklamla pazarlama hunisinin tamamına hitap etmeye çalışmak bu noktada yanlış bir tercih olabilir. Bu noktada sizi belirlediğiniz hedefler doğrultusunda destekleyecek stratejilerle ilerlemek her zaman daha iyidir. Bu aşamada kısa vadeli satış hedeflerine etkili şekilde ulaşmanızı sağlayacak reklamların uzun vadeli marka değerine odaklanmış reklamlardan oldukça farklı olduğunu söylememiz gerekiyor.

Marka oluşturmaya odaklanmış reklamlarda genellikle daha uzun ve yaratıcı hikayeler işe yararken, kısa vadeli satış ve performansa odaklanmış reklamlar en yüksek performansını ürün odak noktası olduğu zaman göstermektedir.

Unutmayın, tüketiciler ürünün kendilerine ve yaşam tarzlarına uygun olduğunu görmek ister. Bu noktada bir kampanya ve strateji oluşturmadan önce hangi kampanyanın ne zaman yürütülmesi gerektiği ile ilgili doğru bir zaman planlaması yapmak performanslarınızı iyi yönde etkileyecektir.

Pandemiyle birlikte insanların dijital dünyaya geçişi oldukça hızlandı. Bu noktada işini dijitale tanışmak isteyen işletmeler, yeni online tüketici davranışlarından, ihtiyaçlarına, beklentilerinden, satın alma yolculuklarına kadar uyum sağlamak için dijital olgunlaşma sürecine girmek zorunda kaldı.

Başarılı bir dijital olgunlaşma süreci için dikkat edilmesi gereken birçok nokta vardır. İlk dikkat edilecek noktalardan bir tanesi birinci taraf verilerinin doğru kullanılmasıdır. Birinci taraf verileri müşterilerin sizlerle doğrudan kendi rızalarıyla paylaştığı verilerdir. Bu veriler markaların ve işletmelerin müşterileriyle ilgili analizler yapmasının ve rekabet konusunda avantajlar elde etmesini sağlayan ilk adımlardan biridir.

Ancak yapılacak tek ölçüm ve analiz bu verilerle değil tüm kaynaklar doğrultusunda bütünsel olarak yapılmalıdır. Bu noktada uçtan uca ölçümlenin diğer bir önemli nokta olduğunu söyleyebiliriz. Müşterinin satın alma yolculuğu boyunca gerçekleşen farklı müşteri etkileşimlerinin etkisini ilgili kanallardan ölçebilmek bu işin anahtar noktalarından bir tanesidir.

Son olarak dijital dönüşüm ve olgunlaşma sürecinin sürekli değişen ve kendini güncelleyen bir süreç olduğunu aklınızda bulundurmalısınız. Sürekli olarak güncel kalmak için ilgili kaynakları ve en son güncellemeleri yakından takip etmeniz ve stratejinizi sürekli olarak buna uygun olarak güncellemeniz gerekmektedir.

ABCD Çerçevesi kullanıcıların alışveriş yapmak isteyeceği içerikler oluşturmak ve hikaye yaratmak için büyük öneme sahiptir. Bu sebeple oluşturulan reklam ve pazarlama stratejileri ABCD çerçevesinene uygun olarak hazırlanmalıdır.

Bu aşamalar sırasıyla şu şekildedir; Attract (Dikkat Çekme), Brand (Marka Bilinci Oluşturma), Connect (Bağlantı Kurma) ve Direct (Yönlendirme).

Dikkat çekme aşamasında hedef kitle etkileyici bir hikayeyle kullanıcıların dikkatini çekilmesi ve ilgilerinin canlı tutulması sağlanır. Unutmayın dikkatini çekemediğiniz bir müşteriye ürün ve hizmetlerinizi sunamazsınız.

Daha sonrasında marka bilinci oluşturma aşamasında hedef kitleye sık ve zengin öğelerle birlikte katma değer sağlanır ve markanın müşterinin aklında yer kazanması sağlanır.

Sonrasında müşteriyle bağlantı kurma aşamasına geçebiliriz, bu noktada teklifimizi müşteriye sunmak için artık hazırız. Sunduğumuz ürün ve hizmetlerin müşteriye sunacağı faydayı en doğru şekilde anlatıp onları ürün ve hizmetlerimizle ilgilenmelerini sağlamalıyız.

Tüm bunları yaptıktan sonra yönlendirme işlemi tamamlanmalıdır, bu noktada sunduğumuz tekliften hedef kitlenin nasıl yararlanabileceğini sade ve açık bir şekilde belirtilmesi ve hazırlanan pazarlama planı doğrultusunda doğru bir şekilde yönelendirilmesi gerekir.

Araştırmalar ABCD çerçevesine uygun şekilde hazırlanan reklamların performansının %30 oranında daha yüksek olduğunu gösteriyor.

Müşterinin satın alma yolculuğu bazen gözüktüğünden daha karmaşık olabilir, bu noktada gerekli çalışmalar yapılmadığında durum markanızın gözden kaçmasıyla ya da satın alma yolculuğunun yarım kalmasıyla sonuçlanabilir.

Yeni yılda müşteri alaka düzeyi her yıl olduğundan çok daha önemli bir noktada. Markanıza ve işletmenize uygun, müşterileriniz açısından alakalı, kısaca onların ihtiyaçlarını yansıtan mesajlar ve deneyimler yaratmak gerekiyor.

Sonuç olarak sunduğu değeri hem özgün hem de tutarlı bir biçimde ifade edebilen markalar, müşterileriyle anlamlı ilişkiler kurabilir ve müşterilerinin satın alma yolculuğunu pozitif olarak desteklerken marka bilinirliği ve bağlılığını artırabilir.

Yeni yılın dijital pazarlama trendleri üzerine birçok tahmin yürütmek mümkün. Bu noktada 2022 yılı için trend ve tahminleri analiz ederek üzerine çalışmak sizi yeni yılda diğer marka ve işletmelerden ayıran en önemli noktalardan biri olacaktır.⠀

Öncelikle Google yöneticilerinden Karina Govindji’nin dediği gibi; “Kimlik Kesişimseldir”⠀
Buradan çıkarmamız gereken ders kapsamlı bir marka kimliği için müşterileriniz açısından önemli olan çok sayıdaki kimliği anlamamız gerektiğidir. Bu noktada kendilerinin farklı şekilde temsil edildiğini gören müşterilerin, marka ve işletmemizle bağlantı kurma olasılığı çok daha yüksek oluyor.

Bu noktada yapılacak ilk iş hedef kitlemiz için kimliğin kimliğin ne anlama geldiği tam olarak anlayabilmektir. Daha sonrasında buna uygun olarak kullandığımız dili, tasarımlarımızı ve içeriklerimizi güncellememiz gerekmekte.⠀

Ayrıca, 2022 yılı için kullanıcı gizliliği önemini korumaya devam edeceği öngörülüyor. Daha önce sizlerle kullanıcıların %68’i şirketlerin veri kullanma şekli konusunda endişeleri olduğunu ve %80’inin ise kişisel verilerinin kötüye kullanılmasından endişelendiği ile ilgili veriler paylaşmıştık. 2021 yılında olduğu gibi 2022 yılında kişisel veri güvenliği noktası büyük önem taşıyor. Bu konuyla ilgili müşterilere karşı şeffaf olmanın ve onları bilgilendirmenin bu yılda çok önemli bir noktada yer aldığını söyleyebiliriz.

Daha başarılı pazarlama stratejileri için bazen önce dönüp arkamıza bakmamız ve daha sonra ona uygun olarak geleceğe bakmamız gerekir.

Google her yılın sonunda yıllık arama verilerini bizlere açık olarak sunuyor, bu noktada bizim yapmamız gereken bu verileri kullanarak insanların ilgi alanlarını, değişen talep ve ihtiyaçlarını yeni yıla uygun olarak anlayıp markamızı ve stratejimizi revize etmek olmalıdır.

Örnek olarak insanların yavaş yavaş sosyal hayatlarına geri döndüklerini “en iyi restoranlar” aramasındaki %60’lık artıştan ve “piknik alanı” aramasının %85 artmasından anlayabiliriz.

Ayrıca insanlarda sağlıklı beslenme noktasındaki bilincin arttığını “vitamini nelerde var” aramasının %165 artmasından anlayabilir ve buna uygun sektörlerde hizmet verenler için buna uygun olarak yeni yıl planlarını yapabiliriz.

Sonuç olarak müşterilerin aradıklarını onların ilgilerini, ihtiyaçlarını ve taleplerini anlatırken bunların dışında alışkanlıkları hakkında bize birçok bilgi verir.

Pazarlama departmanlarının en sık kullandığı ilişkilendirme modeli son tıklama ilişkilendirme modelidir. Ancak bu ilişkilendirme modeli en çok kullanılan modellerin biri olsada müşterilerin alışveriş davranışlarını inceleme tarafında birçok noktada eksik kalabildiğini söyleyebiliriz.

Ayrıca sürekli olarak değişiklik gösteren ve kendini güncelleyen müşteri satın alma davranışlarını bu model üzerinden takip etmek tam anlamıyla mümkün değildir.

Bu noktada “veriye dayalı ilişkilendirme” müşterinin satın alma yolcuğunu analiz edebileceğimiz bir noktada yer alıyor. Bu model sayesinde müşterilerin satın alma yolculuğundaki farklı temas noktalarını analiz edebilir ve geliştirilebilir.

Son olarak, veriye dayalı ilişkilendirme modelini sadece kullanmanın yeterli olmadığını ve buradan alınan sonuçlar ışığında gerekli optimizasyon ve çalışmaları yaparak dijital kanalları ve kampanyaları güncel tutulması gerektiğini unutmayın.

Life Time Value (LTV) ya da Müşteri Yaşam Boyu Değeri bir müşterinin tüm ilişkileri boyunca bir işletmeye verdiği toplam değerdir. Mevcut müşterileri elde tutmak yenilerini kazanmaktan daha uygundur. Bu sebeple müşteri yaşam boyu değerini doğru anlamak çok önemli.

İşletmeler ve pazarlama uzmanları müşteri davranışlarını incelerken genellikle mevcut ana odaklanırlar. Bunun sonucunda stratejilerde müşteriler sadece kısa vadede değerlendirilirler.

Bu noktada, pazarlama stratejilerini müşteri yaşam boyu değerine göre belirlemek uzun vadede büyük başarılar elde etmek ve kâr oranlarını artırmak için yapılması gerekenlerin başında gelir.

Ancak pazarlama stratejilerini buna göre düzenlerken kısa ve orta vadede büyümeyi destekleyecek hedefler es geçilmemelidir. Bu sebeple bütçenin hedefler doğrultusunda doğru olarak paylaştırılması büyük önem taşımaktadır.

Google tarafından paylaşılan veriler önümüzdeki 5 yıl içinde satışlardaki %86’lık artışı çok kanallı oyuncular ve ticaret sitelerinin oluşturacağını öngörüyor.

Bu noktada uzun vadeli stratejileri şekillendirebilecek trendleri incelemekte büyük fayda var.

Öncelikle pandemi tüketicileri alışveriş konusunda çok daha esnek hale getirdi. Yapılan araştırmalara göre tüketicilerin %73’ü alışveriş yapılan kanalın önemsiz olduğunu belirtiyor.

Başka önemli bir nokta ise satın alma kararı verme süreci karıştıkça tüketicilerin işletme ve markalardan daha fayda içerikli bilgiler sunulmasını talep etmesi. Bu noktada müşteriler için faydalı kişiselleştirme yapmak önemlidir.